Mutluluğun Resmini Yapabilir Misin Abidin?
Nazım Hikmet’in, "Saman Sarısı" isimli ünlü şiirinde, "mutluluğun resmini yapabilir misin?" diye sorduğu Abidin'in, ressam Abidin Dino olduğunu biliyor muydun? 👀
1913 yılında İstanbul’da, sanatçı bir ailenin içine doğmuş Abidin Dino. Çizime olan tutkusu, abilerinin kitaplarını, fırçalarını karıştırırken başlamış. Çocukluk yıllarını babasının işi sebebiyle İsviçre ve Fransa’da geçirmiş. Türkiye’ye bir lise öğrencisi olarak dönmüş ve Robert Kolej’de eğitim almaya başlamış. Ancak giderek güçlenen çizim yapma tutkusu, yeteneğiyle de birleşince lise eğitimini yarıda bırakmış. Kendini sanatını geliştirmeye, sürekli “üretmeye” adamış.
Abidin Dino’nun sanatında en çok “temalar” öne çıkıyor. Tek bir başlık altında sayısız eserden oluşan resim serileri üretmiş sanatçı. Yüzler, pencereler, çiçekler, parmaklar, eller…Bu serilerden en bilineni şüphesiz eller!
Eller, Dino’nun en uzun soluklu serisi. 30’lardan 90’lara, yani ömrünün sonuna dek, bu temadan hiç vazgeçmemiş. Kalınlı inceli, açıklı koyulu, boş ya da dolu pek çok farklı tarzda el ve parmak betimlemiş. Bunlardan bazılarını gerçekçi, bazılarını da sürreal bir üslupla çizmiş.
Dino, bir röportajında “O kadar çok el çizdim ki sonunda heykele dönüştüler!” diyor. Bahsettiği heykel, tasarımı kendisine ait olan Maçka’daki Dayanışma Anıtı.
Picasso ile Aynı Atölyede
Abidin Dino, hayatının önemli bir kısmını eşi Güzin Dino ile Paris’te geçirmiş. İlk sergisinin ardından şehirdeki ünü epey artmış, eserleri bolca satılmış. Hatta bir dönem Picasso ile birlikte çalışma fırsatı da yakalamış!
Güzin Dino’nun anlattığına göre; bir gün Picasso, Abidin Dino’dan atölyedeki karatahtaya bir çizgi çizmesini istemiş. Dino da tek el hareketiyle hızlıca çizivermiş. Bunun üzerine Picasso şöyle demiş:
“Böyle bir çizgiyi bir sen, bir de ben çizebiliriz!”
Mutluluğun Resmine Ne Tuval Yeterdi, Ne Boya…
Aynı yıllarda doğduğu Orhan Veli’yle kardeş gibiymiş Abidin Dino. Hayatı boyunca Oktay Rıfat’ın, Melih Cevdet’in, Fikret Mualla’nın, Yaşar Kemal’in dostu ve sırdaşı olmuş. Ama hangi dostuna sorsanız, hepsi “Nazım’ın yeri Abidin’de başkaydı.” demiş. Öyle sarsılmaz, kardeşten öte bir dostlukmuş onlarınki. Nazım Hikmet’in “mutluluğun resmini yapabilir misin?” diye sorduğu kişinin Abidin Dino oluşu tesadüf değil yani.
Abidin Dino, hiçbir zaman mutluluğu resmetmemiş ama Nazım’ın şiirine, bir şiirle yanıt vermiş:
Biraz Daha Abidin Dino?
Abidin Dino’nun sanatı ve hayatı öylesine dolu ki, yukarıdaki anekdotlar yalnızca küçük bir kesitini oluşturuyor. Türk resim sanatı içinde, en şanslı olduğumuz isimlerden biri aynı zamanda. Çünkü, 1993 yılındaki vefatına kadar sayısız mektup ve kendi sesinden röportajlar, belgeseller bırakmış geriye. Bu sebeple, Dino’nun hayatına dair pek çok detayı bilmek mümkün. Eğer sen de onu daha yakından tanımak istersen, adresin tabii ki Piri! 😉
Unutmadan bazı notlar…
Eğer bu bülteni alıyorsan; ya yakınlarda Piri’ye girmişsindir ya da bizzat bültene kayıt olmuşsundur. Eğer her hafta bu bültenleri almak istemiyorsan veya ilgini çekmiyorsa, sessizce ayrılabilirsin.👋🏻 Zamanını önemsiyoruz.🙏🏻
Bu yayının global kullanıcılarımız için hazırladığımız İngilizce versiyonu da hoşuna gidebilir. İçerikler bazı haftalar benzer, bazı haftalar ise tamamen farklı.👀
Herkese keyifli bir hafta sonu dileriz. Haftaya görüşmek üzere! ❤️