Miyazaki'nin Dünyasındaki O Kasaba...
Miyazaki'nin 'Yürüyen Şato'su, renkli dünyasıyla bir peri masalını andırsa da, savaşın yıkıcılığı üzerine derin bir düşünce sunar. Ve bu büyülü hikayede, karşımıza gerçek bir kasaba çıkar: Colmar! 👀
Hayao Miyazaki, modern animasyon dünyasının dahi yönetmeni olarak sinema tarihinde eşsiz bir yere sahip. Filmleri, sadece etkileyici hikayeleri ve masalsı görselleriyle değil, aynı zamanda felsefi ve toplumsal mesajlarıyla da izleyenlerin ruhuna dokunur. İşte bu bağlamda 2004 yapımı “Howl’s Moving Castle” (Yürüyen Şato), Miyazaki’nin en önemli eserlerinden biri.
Henüz bu filmi izlemediysen, bir uyarı: Belki buradan sonrası birazcık “spoiler” içerebilir.👋🏻☺️
Miyazaki’nin diğer filmlerinde olduğu gibi “Yürüyen Şato” da savaş karşıtı güçlü bir tema etrafında döner. Savaş sonrası dönemde büyüyen Miyazaki, savaşın yıkıcı etkilerini bizzat deneyimlemiş bir sanatçı olarak, filmlerinde sık sık savaşın anlamsızlığına ve geride bıraktığı boşluğa dikkat çeker.
Bu filmse, Miyazaki’nin savaşın insanlık üzerindeki yıkıcı etkilerini anlatma şeklinin en belirgin örneği. Tam da çatışmanın ortasında filizlenen bir aşk hikayesine tanık olmak, savaşın barış üzerindeki tahribatını gözler önüne serer.
Ancak Miyazaki bu filminde sadece yıkımı değil, umudu da anlatır. Howl'un saklanmayı bırakıp cesaretle yüzleşmeyi seçmesi gibi… Sophie'nin ilgisinin Çöplüğün Kötü Cadısı'nın bile kalbini yumuşatması gibi… Korkulan, güç sahibi kötü bir insanın bile nezaket gösterildiğinde değişebildiği bir dünya! İşte bu umut veriyor. İnsanlığın yıkıcı ve bencil eğilimleri olsa da, tek sahip olduğumuz şey bu değil. Aynı zamanda sevme yeteneğine de sahibiz.
Gökyüzüne Bakma Saati
Miyazaki’nin “gökyüzüne bakma saati” rutini olduğunu duymuş muydun? Evet, sadece gökyüzüne bakmak için belirli bir zaman ayırıyormuş ve bu, çalışma programının bir parçasıymış. Hatta bu saatlere ekibinin de katılmasını bekliyormuş, tıpkı bir toplantı gibi.
Eğer bugün sen de “gökyüzüne bakma saati” yaparsan, sana eşlik edecek bir çalma listesi bırakıyoruz:
Colmar: Yürüyen Şato’nun İlhamı
Filmdeki hikaye, Sophie'nin yaşadığı ve sonunda Howl ile tanıştığı tatlı bir kasabada başlıyor. Peki bu kasabanın gerçek hayatta var olduğunu söylesek? Miyazaki, meraklı doğasıyla ve sık sık farklı yerlerden ilham almasıyla tanınıyor. Bu özel kasaba içinse, Fransa'daki Colmar'dan ilham almış.
Colmar Sesli Turun Piri’de!
Noel yaklaşırken Colmar’ın da en tatlı zamanları kapıda. Şenlikli pazarlarıyla, renkli sokaklarıyla ışıldayan Colmar’a yolun düşerse, Piri’ni açmayı unutma! Yepyeni Colmar sesli turumuzla, bölgenin hikayelerini dinleyebilir, gezerken yepyeni şeyler öğrenebilirsin.✨
Dünya Sahnesi’nde Bu Hafta
Keşfetmeyi sevenlerin podcasti Dünya Sahnesi’nde de bu hafta Colmar vardı!👀 Her hafta yeni bölümü kaçırmamak için Apple Podcast’ten veya Spotify’dan takip edebilirsin!
Unutmadan Bazı Notlar…
Eğer bu bülteni alıyorsan; ya yakınlarda Piri’ye girmişsindir ya da bizzat bültene kayıt olmuşsundur. Eğer istemiyorsan veya ilgini çekmiyorsa, sessizce ayrılabilirsin. Zamanını önemsiyoruz.🙏🏻
Bu yayının global kullanıcılarımız için hazırladığımız İngilizce versiyonu da hoşuna gidebilir. İçerikler bazı haftalar benzer, bazı haftalar ise tamamen farklı.
Meraklısına ufak bir ipucu: “Yürüyen Şato” filmi aslında bir kitap uyarlaması. Kimi eleştirmenler, filmdeki cevapsız boşlukların kitabı okuyanlar için geçerli olmadığını söylüyor. (Howl’s Moving Castle, Diana Wynne Jones - 1986)
Herkese keyifli bir hafta sonu dileriz. Haftaya görüşmek üzere!👋🏻